YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2004/12845
Karar Numarası: 2005/7716
Karar Tarihi: 08.03.2005
VEKİLLİKTEN İSTİFA
İSTİFANIN ASİLE TEBLİĞ EDİLMEMESİ
USULÜNE UYGUN KESİN SÜRE VERİLMEMESİ
ÖZETİ: Vekillikten istifaya dair dilekçenin davalı asile tebliğ edilmeksizin sonuca gidilmesi hatalı olmuş ve bilirkişi raporuna diyecekleri yönünde verilmiş olan kesin süre ihtarının davalı vekiline yapıldığına dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu konuda usulünce kesin süre verilmiş olsa dahi vekillikten çekilmeye dair dilekçenin asile tebliği ile yargılamaya devam olunması gerekirdi
Taraflar arasındaki ihbar, kıdem tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ücreti ile hafta, dini ve milli bayram gündeliklerinin ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 8.3.2005 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat Y T geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davalı vekili vekillikten istifa etmiş ve dilekçenin davalı asile sunulması için gerekli masrafı mahkemeye vermiştir. Mahkemece, vekillikten istifa dilekçesinin duruşmadan 3 gün önce verilmiş olması sebebiyle davalı asile tebliğ edilmediği zabta geçirilmiş, ancak davalı tarafa bilirkişi raporuna diyecekleri yönünden daha önce kesin süre verildiğinden bahisle duruşmaya son verilerek istek konusu işçilik hakları ile ilgili karar verilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, vekillikten istifaya dair dilekçenin davalı asile tebliğ edilmeksizin sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Öte yandan, bilirkişi raporuna diyecekleri yönünde verilmiş olan kesin süre ihtarının davalı vekiline yapıldığına dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Kaldı ki, bu konuda usulünce kesin süre verilmiş olsa dahi vekillikten çekilmeye dair dilekçenin asile tebliği ile yargılamaya devam olunması gerekirdi. Mahkemece savunma hakkını kısıtlayacak şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre diğer hususlar inceleme konusu yapılmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 400 YTL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 8.3.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.