Haksızlık(lar) karşısında susmayın ve hukukî yollardan hak(lar)ınızı da arayın!


Vefat eden babası ile müşterek açtırdığı banka hesabından payından fazlasını çeken erkek kardeş, fazla çektiği tutarda diğer mirasçılara karşı borçludur

YARGITAY

14. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2021/6

Karar Numarası: 2021/672

Karar Tarihi: 08.02.2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02/07/2010 gününde verilen dilekçe ile mirasta iade talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/11/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R _

Dava, ortak hesaptan çekilen paranın terekeye iadesi isteğine ilişkindir.

Davacı vekili, muris …’ün 02.04.2010 tarihinde vefat ettiğini, murisin bankada bulunan paralarının davalı tarafından çekildiğini yahut kendi hesabına virman yapıldığını, şimdilik 35.000,00TL’nin terekeye iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, davanın reddine dair verilen ilk karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 16.06.2015 tarih 2015/7252-6757 E. – K. sayılı ilamıyla “…somut olayda; davalı …, murisin kızı davacının da kardeşidir. Dava konusu alacağa ilişkin hesaplar muris ile davalı …’nun adına açılmış müşterek hesaplardır. Müşterek hesaptaki paylar aksi iddia edilip kanıtlanmadıkça birbirine eşittir. Zira para müşterek hesaba yatırıldığına ve pay bakımından bir anlaşma bulunmadığına göre mülkiyetin yarı yarıya olmak üzere hak sahiplerine ait olması gerekir. Müşterek hesap birden fazla kişiye ait ise mudilerden birinin ölümü halinde, aksine sözleşme yoksa, hesaptaki paralar eşit paylara bölünecek ve hayatta kalan mudiye kendi payı ödenebilecektir. Ortak hesabın taraflarından her biri bankadan para çekerken, payına göre kendi adına, payından fazlası için diğer hesap sahibinin vekili olarak hareket etmekte olup, payından fazla çektiği miktardan diğer hak sahibine karşı borçlu durumuna girer. Davalı … murisin ölümünden önce hesaptaki paranın payına düşen miktarından fazlasını çekmiş ise, payından fazla çektiği miktarda mirasçılara karşı sorumludur. O halde mahkemece öncelikle muris ile davalının tüm ortak hesaplarına ait hesap ekstresini murisin ölüm tarihi olan 02.04.2010 tarihinde geriye doğru olacak şekilde temin edip yukarıda belirtilen ilkeler ışığında bilirkişilere yeniden inceleme yaptırmak suretiyle davalının müşterek hesaptaki payından fazla parayı çekmiş olup olmadığının tespit edilerek payından fazla çekildiğinin belirlenmesi halinde davacının miras payına düşen kısmının hesaplanarak bu miktar oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.

Muris ile davalının mevcut ortak hesaplarından davalının çektiği ve kendi payından fazlasına tekabül eden paranın iadesine dair karar verilmiş ise de; davalının muris için yaptığı ve bilirkişinin 10.11.2016 tarihli kök raporunda belgelenen giderler olarak hesaplanan 9.261,69TL’nin denkleştirmeye tabi tutulan tutardan mahsup edilmeden hüküm kurulması doğru değildir.

Bundan ayrı müşterek hesaptaki paylar aksi iddia edilip kanıtlanmadıkça birbirine eşittir. Zira para müşterek hesaba yatırıldığına ve pay bakımından bir anlaşma bulunmadığına göre mülkiyetin yarı yarıya olmak üzere hak sahiplerine ait olması gerekir. Ortak hesabın taraflarından her biri bankadan para çekerken, payına göre kendi adına, payından fazlası için diğer hesap sahibinin vekili olarak hareket etmekte olup, payından fazla çektiği miktardan diğer hak sahibine karşı borçlu durumuna girer. Mahkemece hükme esas alınan 16.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda 3113596-5001 sayılı müşterek hesaptan, kim tarafından çekildiği belli olmayan ve davalı tarafından kullanıldığı kesin kayıtla belirlenmeyen 4.410,00TL’lik para çekme işleminin denkleştirmeye tabi tutulması da doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.