Haksızlık(lar) karşısında susmayın ve hukukî yollardan hak(lar)ınızı da arayın!


Kaba üst yoklama yetkisi bulunmayan bekçilerin sanığın kaba üst aramasını yapmak istedikleri sırada üzerinde bulunan uyuşturucu maddeleri teslim eden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmalıdır

YARGITAY

10. CEZA DAİRESİ

Esas Numarası: 2021/15809

Karar Numarası: 2023/2481

Karar Tarihi: 21.03.2023

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ

A. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.01.2021 tarihli ve 2020/365 Esas, 2021/24 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 13 yıl 9 ay hapis ve 27.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2021/525 Esas, 2021/1046 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, “temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanması” yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Aramanın hukuka aykırı olduğuna,

2. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Kolluk görevlilerince yapılan rutin uygulamalar sırasında şüphe üzerine durdurulan sanığın yapılan üst aramasında siyah şişme montunun çeşitli yerlerinde ve pantolonunda toplamda 4 adet şeffaf naylon

poşette, 376 adet alüminyum folyoda net ağırlığı 35 gram gelen beyaz renkli katı madde parçaları ile şeffaf naylon poşette net ağırlığı 36 gram gelen uzmanlık raporuna göre kokain içerdiği belirlenen uyuşturucu maddelerin ele geçtiği olayda; sanığın üzerinden ele geçen kokainin satışa hazır vaziyette bulunması ve kişisel kullanım miktarının çok üzerinde olması gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiştir.

Unsurları oluşmadığından sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir..

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkındaki hükümde, ödenmeyen adli para cezalarının hapis cezasına çevrileceğinin ihtar edilmemesi nedeniyle hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

Suç tarihinde yürürlükte olan 772 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu hükümleri gereğince kaba üst yoklama yetkisi bulunmayan Çarşı ve Mahalle Bekçilerinin sanığın kaba üst aramasını yapmak istedikleri sırada üzerinde bulunan suç konusu uyuşturucu maddeleri teslim ederek suçunun çıkmasına hizmet ve yardım eden sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2021/525 Esas, 2021/1046 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Bozma nedenine ve tutuklu kaldığı süreye göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.03.2023 tarihinde karar verildi.