Haksızlık(lar) karşısında susmayın ve hukukî yollardan hak(lar)ınızı da arayın!


CARİ HESABA DAYALI ALACAK İSTEMİNDE MALIN TESLİMİ KANITLANMAK ZORUNDA OLUP TİCARİ KAYITLARA GÖRE DAVALININ TESLİMİ KABUL ETTİĞİ KISIM YÖNÜNDEN DAVANIN KABULÜNE KARAR VERİLMELİDİR

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2014/19321

Karar Numarası: 2015/7381

Karar Tarihi: 18.05.2015

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin davalıya mal satıp teslim ettiğini, ancak davalının cari hesaptan doğan 6.991,95 TL olan borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkilinin kısmi ödemeleri düşülmeden icra takibi başlatıldığını, davacının öncelikle sunmuş olduğu faturalar tutarında mal teslimi gerçekleştirdiğini ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin faturalardaki mallardan bir kısmını teslim almadığını, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece toplanan delillere göre; davacı tarafça düzenlenen 5 adet fatura ve bunlara ilişkin BA-BS formları kapsamında taraflar arasında ticari ilişkinin gerçekleştiği, davalının faturalardan dolayı 9.991,95 TL borçlu olduğu, bu borcun 3.000,00 TL’lik kısmını ödediği, bakiye 6.991,95 TL borcun ise ödenmediği, dolayısıyla davalının itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı cari hesaba dayalı alacak isteminde bulunmuş, davalı bir kısım malların teslim edilmediğini ve kısmi ödemelerinin dikkate alınmadığını savunmuştur. 6098 sayılı TBK’nın 207.maddesi uyarınca davacı satıcı satışa konu malın teslimini kanıtlamak zorundadır. 19/06/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda davalı şirketin almış olduğu malları Şubat 2013 tarihli BA formunda vergi dairesine bildirmiş olduğu tespit edilmiş ve mahkemece bu rapora göre davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. Bilirkişi raporu ile 2013 yılında davacının davalı adına toplam 9.991,95 TL tutarında fatura düzenlediği tespit edilmiş, oysa dosyada mevcut davalıya ait BA formları incelendiğinde, dava konusu faturalara ait döneme ilişkin olarak vergi dairesine sadece 6.797,00 TL mal alımı bildirimi yapıldığı görülmüştür. Mahkemece davalının vergi dairesine bildirdiği faturalar, konusunda uzman bilirkişiye tespit ettirilerek bu faturalar yönünden davalı kısmi ödemesi de dikkate alınarak bakiye kısım üzerinden davanın kabulüne, diğer faturalar yönünden ise faturalara ilişkin sevk irsaliyelerinde imza olanlarla ilgili olarak davalı talebi doğrultusunda imza incelemesi yaptırılarak ve gerektiğinde teslim alan olarak görülen bu şahıslar tanık olarak dinlenilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ve eksik inceleme ile davanın tümden kabulü doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.